31 Mart 2013

Kargaların Ziyafeti - George R.R. Martin (Buz ve Ateşin Şarkısı #4)



Epsilon Yayınevi 
429'ar Sayfa (503 eklerle)

  Bu kitapta yazarımızın en sonunda dediği gibi ne ejderhalar ne de beklediğimiz karakterlerin yani Tyrion, Daenerys, Jon Snow vs. yok. Sansa ve Arya'ya da fazla girilmemiş. Brinnie, Jamie ve Cersei'yi okuyoruz ve Greyjoy'lar hakkında da önemli gelişmeler var. 
  Kılıçların Fırtınası'ndan sonra hafif kalıyor ama kesinlikle okunmalı. Çünkü diğer kitaba bağlayıcı unsurlar çok fazla ve bazı beklediğimiz karakterlerin akıbetini küçük küçükte olsa yazar vermiş. Ve Kılıçların Fırtınası'nda öyle bir yerde bitmişti ki nasıl yani derken bu kitabın 2. kısmında birazda olsa görüyoruz. 
  Cersei'nin pislik yüzünü çok iyi bir şekilde gördüm. Jamie'nin kendi iç savaşı ve değişimini de okumak iyiydi. 
  

  Şu uzun kuleyi bitirebildiğime çok sevindim. Kendime söz vermiştim; dizinin yeni sezonu gelmeden bitireceğim diye ve son günü olsa da bitirdim. Gözüm korkuyordu ama hiç korktuğum gibi olmadı.  Ve dizinin beklediğim sezonu artık başlayacağı için gerçekten çok mutluyum. Çünkü o harika açılış şarkısı hep aklımda, dilimde, kulağımda açıp açıp dinliyorum. Kafayı sıyırmaktan kurtulacağım :)




30 Mart 2013

Kırtasiye Alışverişi 6


  Yeni denemeler için, çizimler için alınan şeyler. Hevesim geçmesin, istediğimi çizebilerim umarım.


  Evdeki bütün defterlerin çizgili oluşu çizgisizlerin uygun olmaması sonucu bir defter. Bu defterdeki çizimlerin bölümleri varmış ama renklerini en çok bunun beğendim. 


  Çizim kalemiymiş, suda dağılıyormuş falan. Hakikat kırtasiyenin üst katında, orada birisi başınızdayken seçmek gezmek çok zor oluyor. Fiyatı uygun, renkleri güzel ama biraz kağıtta biraz çizgi izi bırakıyor.


  Gönül isterdi ki bütün Copic standını götüreyim. Ama ufak bir servet gerek sanırım. Copic'in renk vermesi, iz bırakamaması her şeyiyle çok güzel laf edilemez zaten. Ama işte fiyatı bana şimdilik engel. Copic multiliner SP doldurulabiliyor, ucu bozulursa garantisi vs. var. Belki fiyatı biraz uçuk ama çok yıllar kullanılabilir. 
  Şu Sharpie'leri kullanırken bir gün kokusundan bayılabilirim :)


 Ebhard denen kalem rengini çok zor veriyor maalesef. Staedtler'in standının Hakikat'ı görmem iyi oldu.


 Bu kalemlerin bazen görünüşleri ve kullanılırken ki renk farkları çok olabiliyor. Mutlaka denenerek alınmalı.  

The Host


  Kitabı yakın bir tarihte okuyup filme gidince filmi izlerken hep bir karşılaştırma içindeydim. Kitaptaki  o başlardaki 200 sayfalık sıkıcı yer filmde 5 dakikada bitmiş ve açıklayıcıydı. Kitabı okurken dünyayı şuan ki haliyle düşünürken filmde çok modern ilaçlar, binalar ve arabalar. O gümüş rengi arabalara bayıldım. 
  Oyuncular olarak Avcı karakteri çok iyi olmuş. Melanie ve Ian karakterlerine de alışılıyor ama Jared,Kyle için yani diyebilirim. 
  Kitabı okuyunca yine, filmde duygu yoğunluğu az geldi. Melanie ve Göçer arasındaki yaşanılanlar, Ian ve Göçer arasındaki şeyler hiç beni tatmin etmedi. Jamie'nin yaralanma şeklide değiştirilmiş. Evet kitabı uyulmuş hemen hemen ama işte benim için duygu yoğunluğunu vermede eksikti. Tabi kitap resmen 700 sayfa olunca bunu filmde eksik hissetmek normal.

  

  --- SPOİLER-- 

  Filmde tek merak ettiğim şey Göçebe'nin yeni bedeni kim olacaktı. Barbie bebek gibi birisi beklerken hiç beğenmedim o kızı. 

  ------






21 Mart 2013

Göçebe - Stephenie Meyer



Epsilon Yayınevi
679 Sayfa
25 Tl

  Okul yüzünden kitap bitirme sürem uzayınca kitapta ilk başta hiç sürüklemeyince zor bitirdim. İlk çıktığı zamanlar kitap kapağını pek sevmeyince  elim pek gitmemişti. Neyse ki filmi çıkacak yoksa hala okumayabilirdim. 
  İlk 150 sayfa civarında gerçekten çok sıkıldım. Kim ne oluyor, bu kim falan derken konuyu anlamadım. Daha önce konusu neymiş diye de bakmayınca beni nasıl bir şey bekliyor bilmiyordum. Neyse ki daha sonraki sayfalar açılıp konuyu karakterleri kavrayabildim. Kitap sanki biraz fazla uzatılmış gibi geldi. Aksiyon beklediğim yerlerde de hiçbir şey olmadan geçti. 
 Bütün olumsuzluklarına rağmen konusunu çok sevdim ki kitap bittikten sonra hala aklım kitaptaydı. Sıra geldi filmini beklemeye. 

20 Mart 2013

Bu aralar


  Bu şarkıyla kafayı bozmuş olabilirim,her an dinlemek istiyorum. Nasıl böyle canlı ama bi o kadar da hüzünlü olabilir ki...

Follow my blog with Bloglovin

Bloglovin ile de tanışmış olduk artık.

16 Mart 2013

Caribou Coffee


  Ankamall'de sık sık önünden geçip girip girmemekte çok tereddüt etmiştim ama kış lezzeti sıcak çikolatayı görene kadar. Yazarken bile ağzım sulanıyor, çok lezzetliydi. Gerçek çikolata kullanmaları, krema üstüne bi daha çikolata...(Uyarı: Bol kalori)  Çikolata aşığı olarak bayıldım bu lezzete. Şurupla falan hazırlanmayıp gerçek erimiş çikolata lezzeti harika bir şey. Biraz fazla tatlı geldi ama birde light seçeneği varmış onuda denemek istiyorum. 
  Amerika'nın ikinci büyük kahve zinciriymiş, Türkiye'de de Cafe Crown yerine açıldı. Beni bunlar ilgilendirmiyor aslında beni ilgilendiren kurumsal kimlik tasarımı. Logosu,peçete,bardak tasarımı, web tasarımı vs.  Logosunda Caribou yani bir ren geyiği zıplarken ki hali ve boynuzlarıyla bir "C" oluşumu var. Kesinlikle dinamik, renkleriyle falan hoş bir etkisi var. Bardağa falan hiç girmiyorum çizimlere bayıldım. Yakında mesleğim olacak diye artık daha detaylı bakıyorum etrafa. 
  Biraz beğenmediğim tek şey satış sorumlusunu tam anlayamam oldu. Azıcık anlaşılır konuşulsa n'olur ki :/ 
  Sıcak çikolatasını içmekten başka diğer çeşitleri de denemek istiyorum kesinlikle. Ama Ankara'da şimdilik Ankamall de olması üzücü mü çok gittiğimden iyi mi bilemedim. 
  

10 Mart 2013

Muhteşem ve Kudretli Oz


  Kesinlikle tam bir görsel şölen. Oz Büyücüsü masalı herhalde bu kadar görkemli bir şekilde sunulamazdı. Orijinali akşam seansı olduğundan seslendirilmiş haline gidebildim. Mila Kunis seslendirmesini pek sevemedim ama geri kalanlar çok iyiydi. 
 Porselen kız ve uçan maymun karakterleri harikaydı. Kesinlikle çok güldürdüler. Masallardaki iyi-kötü, güzel-çirkin olayları net olarak yansıtılmış. Eğer bunun bir masal olduğunu düşünmeyip o şekilde izlenirse sıkıcı gelebilir ki sinemayı yarıda bırakanlar bile oldu. Fakat sırf bu müthiş görsellik için bile   gidip izlenmeli. Disney yine imzasını bir güzel attı. 




9 Mart 2013

Kırık Kalpler Tamircisi - Melissa Senate



Martı Yayınları
416 Sayfa

  Kitabı bitirdikten sonra hissettiğim şey kesinlikle tatil,sahil gibi yerlerde okunacak bir kitap olarak düşündüm. Çünkü Çok rahat bir dil ve bir konu etrafında toplanıp bitiyor.  
  Ana karakter Rebecca ve babası ona, aslında küçüklükten beri istediği bir şey söylüyor. Bu sırla yolculuğuna başlıyor ve hayatını tamamen değiştiriyor. Bu sır neymiş, ne değilmiş yazmıyorum kitabın başında belli oluyor. Öyle tahmin edilemeyecek bir sır değil, hatta olaylar bile tahmin edilebilir ve tamda öyle çıkar.Aşk,umut,ayrılık,mutluluk,değişim... gibi temalar var. Farklı bir konu mu ? Hayır ama onların olaylarına tanık olmakta, birilerinin günlüğünü okuyorsun gibi his yaratıyor. Ama bazı yerler kendini tekrar edip durdu bu yüzden biraz sıkıldım.
  Debbie Macomber  kitaplarının konusuna bakınca tema olarak benzer kitaplar sanırım. O yüzden bu tarz kitapları sevenlerin sevebileceğini düşünüyorum. Pek okumayı sevmediğim bir tarz o yüzden "Ne harika kitap, bayıldım" diyemem. Bu sebeplerden ötürü tatilde okuyup kafa rahatlama kitabıydı benim için. Bu arada kapak çok iç ısıtıcı ve sevimli,değinmeden geçemedim.

Martı yayınlarına teşekkür ederim ^^

7 Mart 2013

Kırtasiye Alışverişi 5


 Uzun zamandır kırtasiye alışverişi yapmadım evdekiler yeter de artar diye. Ama bu kalemlikler (yada küçük çanta) bana elimde olmalıydı. Çünkü yurtdışında almak isteyince buna benzer ama bu karakterlere sahip ürünler pahalıydı, alamamıştım. 


  Bişeyi beğenince tek alma huyum yok maalesef.


  Arkadan görünüşleri bile var. Çok sevimliler. Öbür ayda kitap ayraçlarını almayı düşünüyorum :)


  İçi de öyle çabuk lekelenecek bir kumaş değil. 

Kalemlikler Gittigidiyor 9 Tl
Kalemler D&R 2.5 Tl




6 Mart 2013

Doğu'dan Uzakta - Amin Maalouf



Yapı Kredi Yayınları
457 Sayfa
22 Tl

  Kitap Kardeşliği'nin Mart kitabıydı. Ön yargılarım olan bir yazarı okuyup tanıdığım için çok memnun oldum. Amin Maalouf'u Semerkant ile özdeştirmiştim ve o kitabı okumadan bilmeden sıkılacağımı düşünerek okumadım. Sanırım yavaş yavaş ilk kitabından son kitabına doğru almaya başlayabilirim. Yazarı sevdim, dilini sevdim, sıkmadan kolayca, düşündürerek okuttu. 
  Konusu arka kapakta yeterince iyi bir şekilde yazıyor. Kitapta Doğu'yu tanıyoruz,Doğu'da kalanların düşüncelerini, Doğu'dan uzakta olanların özlemlerini, fikirlerini anlıyoruz. Farklı dinlere mensup insanların arkadaşlığı ve din üzerine yazılanlar hem düşündürüyor hem de gerçekten böyle diye katılmamızı sağlıyor.
Sonunu acaba nasıl bitirecek diye merak etmiştim. Tatmin etti mi etmedi mi emin olamıyorum ama yine de iyiydi. Baş kahramanın kendi gözünden yazdığı günlük tarzı bölümler ise farklı bir tat katıyor.

  

4 Mart 2013

Mart Dergileri



  Çok dikiş dikiyormuşum gibi her ay Burda alıyorum anca bakıyorum hala. Grafik Tasarım dergisini de  geçen aydan itibaren düzenli almaya başladım. Aslında Ocak-Şubat sayısı ama Şubat sonu gibi çıkınca Mart dergisi oldu. Grafik adına güzel bir dergi. İyice incelenmeyi bekliyor. Ve derginin tasarımı da değişmiş, değişiklik güzeldir ama keşke kağıdı falan değişmeseydi bir de çok kokuyor o yüzden biraz havalandırdım :)


  Bir önceki yazımda Görsel İletişim ve Grafik Tasarım kitabını renkleri anlatıyor kaç sayfa diye duymuştum ama bu derginin bu sayısında renklerin anlamlarını böyle güzelce ve düzenlice anlatılması iyi ki bu sayıyı kaçırmamışım dedirtti. 


  Ve Tempo hiç dergi diyesim gelmiyor çünkü ciltli bir kitap resmen.Klasik dönemleri her şekilde biliyoruz ama Modern Sanat ve Çağdaş Sanat'ı güzelce toplayan bir dergi olmuş. 




Kitap Alışverişi 4


  Yeni çıkan kitaplar değil hatta birçok kişi okuyup bitirmiştir bile. Fakat erteleme huyum nedeniyle daha yeni alabildim. Zar Adam kaç yıl oldu çıkalı aklımın hep bir köşesindeydi, bu alışverişe de katmayacaktım ama yeter artık diyerek alabildim. Göçebe de keza öyle. Filmi olmasa yine daha almazdım ama filme gitmeden okumak istiyorum.
  Alışverişimin çıkış noktası Görsel İletişim ve Grafik Tasarım kitabıyla sağlandı. Bölümü tekrar sevmeye çalışıyorum ve bu kitapta tavsiye edilince aldım. İnceleyince en merak ettim unsur baskı ve çok net bilgiler bulamamıştım bu kitapta açıklayıcı olarak her çeşit baskı ve kağıt kalitesi renkleri çok iyi şekilde anlatmış. 


 Kitapları Hepsiburada'dan aldım ama şu kargolar ayrı olacağına tek kargoda gelse ne iyi olurdu. Dört kitaba üç kargo alarak ulaştım neyse ki kargo bedava. 

2 Mart 2013

Muhteşem Yaratıklar


(Görsel Vodafone)

  Kitabı okumadım ama afişlerine bayıla bayıla gitmiştim ki beğenemedim. Baş karakterleri sevemedim  fakat yan karakterlerin rol yetenekleri harika olduğu için filmi sevmeye çalışabilirim. Filmin bana bıraktırdığı his; olaylar var tamam ama bağlantıları eksik,kopuk kopuk gibi. Bu nedenle de sürükleyici gelmedi. 
  Kitaptan uyarlanan filmleri genelde kitabı okuyup gidilince sevilmez, bu seferde okumadan gideyim dedim ama yine sevemedim...Kitabı daha çekici duruyor belki alabilirim ileride. 
  Mart ayı sinema ayı gibi olacak benim için.Gideceklerim ise; Sefiller, Muhteşem ve Kudretli Oz (fragmanı bile yeter) ve Göçebe...




1 Mart 2013

Kılıçların Fırtınası - George R.R. Martin (Buz ve Ateşin Şarkısı #3)



Epsilon Yayınevi
I.Kısım 579 Sayfa (623 eklerle) II.Kısım 603 Sayfa (607 eklerle)
22 Tl

  Seride en heyecanla okuduğum kitaplar. Kitaptaki olaylar da gerçekten fırtına gibi. I.Kısım fırtına öncesi gibi ama II.kısımın her bölümü bir olay ve merakı hiç azalttırmadan giderek yükseltiyor. Savaş olur da ölüm olmaz mı ? Bu bölümde de öyle ölümler var ki çok şaşırtabilir.  Ama ben daha önceden kimlerin olacağını duymasaymışım keşke. Ölüm olduğu kadar evliliklerde şaşırtabilir. Harikaydı!
 Sonu öyle bir yerde bitti ki "nasıl yani?" sorusundan kendimi alamadım. Okumayı planladığım iki  kitabı bitirince Kargaların Ziyafeti'ne hiç ara vermek istemiyorum. Zaten şurada diziye kaç gün kaldı ki, dizi başlamadan bitirmem lazım.